21 Kasım 2007 Çarşamba

SERİ KATİLLER-KARINDEŞEN JACK (2)




''Tarihe bakildiginda 20.yüzyili benim baslattigim görülecektir"


Dehset, 31 Agustos 1888 de sabahin erken saatlerinde basladi. Kabaca sabah 3:45 sularinda Londra’nin East End bölgesindeki, issiz ve los bir sokakta yürüyen hamal George Cross, musambaya sarili bir seye çarpti. Yakindan bakinca, bu yiginin parçalanmis bir kadin vücudu oldugunu anladi. Kadinin daha sonra 42 yasindaki Mary Ann Nicholls adinda bir hayat kadini oldugu ortaya çikti. Girtlagi kesilip karni açilmisti ve cinsel organinda biçak yaralari vardi.O zaman kimse farkina varmasa da, Mary Anne Nicholls ün bu korkunç ölümü suç tarihinde tüyler ürpertici bir dönüm noktasi teskil edecekti. Bu cinayet, yalnizca önce Londra ya sonra da tüm dünyaya etkisi sok dalgalari seklinde yayilacak bir cinayetler zincirinin ilk halkasi degildi. Ayni zamanda çok daha önemli bir seye isaret etmekteydi: seri seks cinayetlerinin modern döneminin basladigina.Nicholls cinayetinden bir hafta sonra, ilk cinayet mahallinden 800 metre uzaklikta, pansiyon olarak kullanilan bir binanin arkasinda,kötü beslenme ve veremden muzdarip 47 yasinda bir hayat kadini olan Annie Chapman in parçalanmis cesedi bulundu.


Chapman in kafasi neredeyse vücudundan kopmustu, katil tüm buyun adalelerini kesmisti ve neredeyse omuriligini de koparmisti. Ayrica iç organlari da karnindan disari çikarilmisti.Katilin gerek kimligi asla bilinemeyecekti. Ancak birkaç hafta sonra Metropoliten Polisi kiskirtici bir mektup aldi. Mektup suçlu oldugunu söyleyen sahis tarafindan yazilmis ve takma isimle imzalanmisti. Bu isin halk tarafindan benimsendi. Bu andan itibaren çilgin Whitechapel Kasabi, bu korkunç isimle aranacakti: Karindesen Jack.Polisin Karindesen in mektubunu almasindan iki gün sonra katil, Elizabeth Stride adinda Isveçli bir hayat kadinin bogazini kesti. Kurban üzerinde diger korkunç seyleri yapamadan, yaklasan bir arabanin sesiyle isini yarim birakmak zorunda kaldi. Oradan hizla kaçan Karindesen, Cathrine Eddowes adinda, kaldirimda sarhos bulundugu için karakola götürülerek ayilana kadar orada tutulan ve henüz saliverilmis olan 43 yasindaki bir hayat kadinina rastladi. Onu issiz bir meydana götürdü ve orada bogazini kesti. Ardindan seytani bir öfkeye kapilarak kadinin yüzünü tamamen parçaladi, vücudunu kuyruk sokumundan gögüs kafesine kadar kesti, bagirsaklarini disari çikartti ve sol böbregini alarak uzaklasti.


Karindesen tarafindan gerçeklestirilen son suç ayni zamanda en korkuncuydu. 9 kasim gecesi, 3 aylik hamile olan 25 yasindaki Irlandali bir hayat kadiniyla onun odasina gitti. Gecenin ortalarina dogru onu yatakta öldürdü, birkaç saat boyunca keyifle cesedi parçaladi iç organlarini disari çikartti, burnunu ve gögüslerini kesti, bacaklarinin etlerini siyirdi.Bu olaydan sonra, Whitechapel cinayetleri birden bire durdu. Karindesen sonsuza kadar ortadan yok oldu, tarihten çikip efsaneler alemine karisti.O günden beri konu üzerine kafa yoranlar bir kasaptan Ingiliz tacinin veliahdina kadar bir dolu süpheli öne sürmüslerdir. Bu iddialarin çogu eglenceli okuma malzemeleri teskil eder, ancak Karindesen in gerçek kimligi yüz yildir degismedi: O, merak uyandiran, muhtemelen hiç çözülemeyecek bir sirdir.”


Bogaz bir biçakla kesilmis, kafa vücuttan neredeyse ayrilmisti. Karin kismen parçalanarak açilmis ve her iki gögüs de kesilmis. Burun kesilmis, alnindaki deri yüzülmüs ve uyluklardan ayaklara kadar etler kemikten siyrilmis. Bagirsaklar ve vücudun diger parçalari yoktu, ancak karaciger vs. bu zavalli kurbanin ayaklari arasina yerlestirilisti. Bacaklardan çikarilan etleri gögüsler ve burun katil tarafindan masanin üstüne konmus ve kadinin ellerinden biri midesinin içine sokulmus.”Karindesen Jack in son kurbani Mary Kelly’nin nasil bulundugunu anlatan 1888 tarihli bir gazeteden


Kaynak:www.polisiye.com

Hiç yorum yok: